Bir dul kadın, güzel kızı için beş yüz bin lira mehir talep ediyordu. Aşık olan genç, ancak üç yüz bin lira biriktirebildi. Babasıyla birlikte kızı istemeye gittiklerinde, babası kızın annesine yüz bin lira teklif etti ve kendisiyle evlenmesini önerdi. Şaşkınlıkla kabul eden kadın, daha önce taviz vermeyeceğini söylese de fikrini değiştirdi. Oğlan babasına, kalan yüz bin lirayı sorduğunda, babası bunu kendi eşine ikinci evliliğe razı olması için verdiğini açıkladı.
Mehir Pazarlığı Nasıl Sonuçlandı?
Toplumun gelenekleri arasında yer alan mehir konusu, zaman zaman ilginç pazarlıklara sahne olabiliyor. Dul bir kadının güzel kızı için istediği yüksek mehir bedeli, evlenmek isteyen bir genç ve ailesi için zorlu bir engel oluşturdu. Ancak yaşanan olaylar, sürecin beklenmedik bir şekilde sonuçlanmasına neden oldu.
Aileler Nasıl Bir Araya Geldi?
Gencin ailesi, oğullarının evlenmek istediği genç kızı annesinden istemek için harekete geçti. Ancak kızın annesi, mehir olarak beş yüz bin lira talep ediyordu ve bu konuda taviz vermeyeceğini söylüyordu. Oğlan tüm çabalarına rağmen ancak üç yüz bin lira biriktirebilmişti. Babası, “Oğlum, elindeki parayı al, gidip şansımızı deneyelim” diyerek oğluyla birlikte kızın evine gitti.
Mehir Konusunda Ne Karar Alındı?
Geleneklere uygun bir şekilde yapılan görüşmede, oğlanın babası kızın annesine, “Söyleyeceklerim bitmeden sözümü kesme” dedi. Daha sonra, “Kızını oğluma istiyorum, mehir olarak yüz bin lira” ifadesini kullandı. Bu beklenmedik teklif karşısında kızın annesi şaşkına döndü. Ancak adam konuşmasına devam ederek, “Sizi de kendime, bu da sizin mehriniz olsun” diyerek ekledi.
Pazarlık Nasıl Sonuçlandı?
Bu beklenmedik teklife karşı kız annesi olumlu yanıt verdi ve nikâh süreci tamamlandı. Komşular, kadına “Beş yüz binden bir kuruş bile inmem diyordun” diye sorduğunda, “Toptan ve perakende satış fiyatları her zaman değişir” yanıtını verdi. Oğlan daha sonra babasına dönerek, “Baba, diğer yüz bini ne yaptın?” diye sordu. Babası, “Onu da anana verdim, ikinci evliliğe razı olması için” yanıtını vererek yaşanan ilginç süreci tamamladı.
Yazan: Veli BAHADIR