Elbette ki, frekanslar konusu inanılacak ya da inanılmayacak türden bir mit değil, bir masal değil. Bilimsel çerçeveli frekans konusu tamamen bilgiyle, o konuyu bilmekle ilgili, somut bir gerçektir.

Farkında mısınız, herkes aşırı sinirli.

Zorbalık, kavga, cinayet yaşamın rutini gibi olmuş.

Evde, sokakta, trafikte saygısızlık, tahammülsüzlük, sabırsızlık, bencillik öne çıkıyor.

Acaba neden?!

Bu ülkeye, bu insanlara neler oluyor?

Toplumsal olaylardaki artış, herkesi yanıt aramaya zorluyor. İnsanlık dışı olayların dikkat çekecek düzeylere tırmanması, birçok teorileri ve önerileri de gündeme getirdi. Bunlardan en dikkat çekeni de frekanslar!

GECELERİ Wİ-Fİ KAPAT!

Anlaşılması güç bu frekans konusunda açıklama yapanların söyledikleri bana göre hiç de yabana atılır cinsten değil. Onlar, vahşi cinayetlerin ve vahşi kavgaların nedenini “Frekans saldırısı” ile açıklıyorlar. Kendilerine “Frekans Uzmanı” diyen bu arkadaşların frekans saldırılarından korunmak için bazı tavsiyeleri de var… Örneğin, wi-filer kapatılmalı!

Evde Wi-Fi olmaması, olsa bile en azından geceleri kapatılması gerektiğini ısrarla tavsiye eden uzmanların sözlerine kulak asmak hiçbir şey kaybettirmeyecektir.

Ev internetini iptal ettirdiğim için benim böyle bir derdim yok ama yine bir önlem olarak mobil telefonumun internetini geceleri kapatıyorum. Mümkün olduğunca da telefonumu geceleri uçak moduna alıp uyuyorum. Deneyin, birkaç gün içinde kendinizdeki olumlu değişikliği göreceksiniz.

KOMPLO TEORİSİ DEĞİL!

Orman yangınlarının da lazer saldırısı sonucu çıktığını ileri süren frekans uzmanları, bu ve benzeri açıklamalarının, ikazlarının “Komplo teorisi” olmadığını vurguluyorlar.

Büyük yangınların olduğu bölgelerde geceleri dikey ışıkların gözlemlendiğini ve birçoğunun da video kaydının alındığını düşünecek olursak, karşı karşıya olduğumuz sorunun çapı ortaya çıkıyor.

Elbette ki, frekanslar konusu inanılacak ya da inanılmayacak türden bir mit değil, bir masal değil. Bilimsel çerçeveli frekans konusu tamamen bilgiyle, o konuyu bilmekle ilgili, somut bir gerçektir.

Biz insanlar, bilgimiz olmayan konuları inkâr etmeye meyilliyiz. Çünkü bilgiyi elde etmek zor ve zahmetli bir uğraştır. Emek ve zaman gerektirir. İnkâr ise, hiçbir şey istemez!

AYNAYA BAK!

Karşıma çıkan haberlere bakıyorum da büyük çoğunluğu “İncir çekirdeğini doldurmayan”  olaylardan kaynaklı büyük kavgalar, korkunç çatışmalar…

Hadi, şimdi sokağa çıkın ve insanları izleyin. İnsanların gözlerinin içine bakın; belki de zombi sürülerini göreceksiniz.

Sokağa çıkmadan önce ayna karşısına geçin ve kendi gözlerinizin içine bakın.

Bir zombi görüyor musunuz?