MERKEZ BANKASI'NIN FAİZ ARTIŞI PİYASALARI NASIL ETKİLEDİ?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), nisan ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini 500 baz puan artırarak %45’ten %50 seviyesine yükseltti. Beklentilerin üzerinde gelen bu artış, iç piyasalarda dalgalanmaya neden olurken, döviz kurları, borsa ve kredi faizlerinde ani tepkiler görüldü.
Kararın gerekçesi neydi?
Merkez Bankası, karar metninde enflasyonla mücadeleye kararlılıkla devam edileceğini vurgularken, özellikle enflasyon beklentilerindeki bozulma ve kur geçişkenliği gibi risklere dikkat çekti. Açıklamada, fiyat istikrarı hedefine ulaşmak için sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceği belirtildi. Ekonomistler, bu adımın TCMB’nin piyasadaki güveni yeniden tesis etme çabası olarak yorumlandığını belirtiyor.
Döviz ve borsa bu gelişmeye nasıl yanıt verdi?
Faiz artışı kararının hemen ardından döviz piyasalarında kısa süreli geri çekilmeler yaşandı. Dolar/TL kuru %2’ye yakın bir düşüş göstererek 31,20 seviyelerine kadar indi. Ancak bu düşüş uzun sürmedi, gün sonuna doğru yeniden yükselişe geçti. Borsa İstanbul ise faiz artışı nedeniyle satış baskısıyla karşılaştı. BIST 100 endeksi, gün içinde %3’e yakın değer kaybederek 8.800 puan seviyesinin altına sarktı.
Kredi faizleri ve tüketici üzerindeki etkisi ne olacak?
Faiz artışının en doğrudan etkilerinden biri de bankacılık sisteminde görüldü. Mevduat faiz oranları yeniden yükselişe geçerken, ihtiyaç ve konut kredilerinde faiz oranları %4’ün üzerine çıktı. Bu durum, hem bireysel tüketicilerin hem de reel sektörün krediye erişimini zorlaştırabilir. Uzmanlar, kısa vadede tüketici harcamalarında azalma ve ekonomik aktivitede yavaşlama yaşanabileceğini öngörüyor.
Piyasalarda önümüzdeki dönemde neler bekleniyor?
Merkez Bankası’nın faiz artırımı sonrası piyasalar yeni denge arayışına girdi. Yatırımcılar, önümüzdeki aylarda enflasyonun seyri, dış finansman girişi ve kur istikrarına yönelik gelişmeleri yakından izleyecek. TCMB’nin politika duruşunu ne ölçüde sürdüreceği ve ek faiz artışlarının gerekip gerekmediği de merak konusu olmaya devam ediyor.
Ekonomistler, yüksek faiz ortamının uzun vadede enflasyonu düşürmede etkili olabileceğini ancak bu sürecin dikkatli yönetilmesi gerektiğini vurguluyor. Tüketici güveni ve iç talep üzerindeki etkiler ise ekonomi yönetiminin atacağı adımlarla şekillenecek.
