Küçüklüğümüzün geçtiği, doğduğum büyüdüğüm yerlere, Osmaniye’mize Zorkun yaylamıza bir kere daha kavuşmanın ve buralarda yeniden bulunmanın sevincini ve hüznünü bir arada yaşıyorum. Sevinçle yola çıkıp, bir an önce memleketime ve sevenlerime kavuşmak isteğim, yaylamızın bu halini gördükçe daha çok sıkıntı ve ızdıraba dönüştü.
Düşünün bir kere bu güzelim yerlerde daha önceden en az 100 yıl yetecek suyumuz var denilen bir yerde, güzelim yaylamızda su yok. Su sıkıntısı nedeniyle sularımızın içilebilirliliğindeki güvensizlik nedeniyle yılların Zorkun yaylasında damacadan su içiyoruz. Her dükkanda damacana su satışı yapılıyor. Olur mu böyle bir komiklik! Daha önceleri şırıl şırıl suları akan, hem doğaya hem de insanlara bol bol yeten ve yeteceği söylenen sular şimdi nerede? Kimlerin elinde ne hallere geldi? Bunun sorumluları kim? Neden elimizde kalan suların bir kısmı yaylanın bazı yerlerinedüzenli verilirken, onların suları kesilmezken bazı noktalara sular 2-3 günde bir veriliyor? Bunları nasıl ayarlıyorlar? Görüştüğüm birçok kişini aklında bu sorular var. Belediye mücavir alanına dahil edilen, insanlara kattığı güzellikler yönünden göz bebeğimiz olan Zorkun yaylamız ne den bu durumda, bunların sorumluları kimler? Oy verenin canı sağolsun oy vermeyenin canımı çıksın deniliyor?
Yaylamızın yollarının sorunlarıda ayrı bir problem. Yaz ayında, insanların yaylada en yoğun olduğu günlerde yolların yapım ve bakım çalışmaları neren çıktı?Çalışmalardaki gecikmenin nedeni ne?Bu yaşananlar güzelim Osmaniyelimize bir ödül mü yoksa bir zulüm mü?
İşte bu ve benzeri sorular ve sorunlarla karşı karşıya bırakılan yaylamızdan yine de vazgeçme taraftarı değiliz.İnsanlarımız yaylasına sahip çıkmalı, kişilerin tavır ve davranışlarını yüksek sesle sorgulamalıdır.Bizler buna rağmen yinede yaylamızı yaylamaya devam edeceğiz.
Doğal güzelliklerine biçimsiz ve çarpık yapılaşmalarda eklenince eski Zorkun'dan eser kalmıyor.Benim ve ailemin çocukluğu ve gençliği buralarda geçti.Yıllardır yayla kültürümüzü ve Zorkunumuza olan sevgimizi hep koruduk.Yıllar sonra da çocuklarımız bu kültürü yaşatacaklardır.Yaşatmaları içinde bizlerin buralara adam akıllı sahip çıkması gerekiyor.
Bizler buraları atalarımızdan miras değil, evlatlarımızdan ödünç aldık.Çünkü miras haktır, harcanması ve kullanılması helaldir.Fakat ödünç almak, emanet almak sorumluluk ister.Sorumluluk bayrağını tüm güzellikleri ile birlikte bir sonraki nesile hakkı ile devretmek boyunumuzun borcudur.Bu sorumluluğu vicdanen herkesin taşınması gerekir.Allah inancı olan herkesin, vatandaşlık sorumluluğu olan herkesin bu vicdana sahip olması gerekir.
Hepimiz için Zorkunumuzun değerlerini korumak ve halkımıza düzgün hizmet etmek bir zorunluluktur.Tabiki yenilenmeye ve değişime karşı değiliz.Hatta bunların düzenli ve zamanında yapılmasını, şova döndürülmeden, gerçekten de hizmet niyeti ile yapılmasını destekleriz.Ancak zamansız ve planlamasız yürütülen,vatandaşlarına zulüm haline gelen oluşumlara da sonuna kadar karşıyız.Bu sorunlara karşı sorularımızı daima sormak zorundayız.
Buralar, yerleşim alanları, hiçbir siyasi görüşün veya politik düşüncenin kurbanı olamaz.Buralar hiç kimsenin, hiçbir yandaşın tekelinde olamaz.Buralar hepimizin, sahip çıkmak ve sorunları dile getirmekte herkesin sorumluluğundadır.Kalıcı ve adam gibi çözüm üretmek ise ilgililerin ve yetkililerin görevidir.Sorunların çözümü, bugün için değil 20-30 yıl sonrası için planlanmalı ve uygulanmalıdır.
Tabiki yetkililer buralara birşeyler yapmakta ve halkına düzgün hizmeti hedeflemektedirler.Zaten bu görev için seçilmediler mi! Peki o zaman herkes iyi ise herkes bu işi yapabilecek kapasite ve yeteneğe sahip ise o zaman neden bu sorunlar yaşanıyor?Bu sıkıntıların kaynağı nedir?Sularımız neden akmıyor kardeşim...Yollar neden vatandaşlar için tehlikeli bir hal aldı kardeşim...Zorkun neden Zorkun olmaktan çıkarılıyor kardeşim...
Umarım seneye Zorkunumuz bambaşka olur.Umarım seneye damacanadan su içmek zorunda kalmayız.Umarım sularımızı çarşıdan bidonlarla getirmek zorunda kalmayız.
Yerel seçimlerin sonuçları ne olursa olsun görevi devir alacak kişilerin elini vicdanına koyması en büyük isteğimdir.Başka Zorkun yok, başka Osmaniye yok...
Sevgi ve saygılarımla.