İskilip ilçesindeki keşkek geleneği, iftar sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olarak öne çıkıyor. Her mahallede bulunan keşkek fırınları, yüzyıllardır süregelen bu geleneğe şahitlik ederken, iftar saatinde fırınlarda yoğun bir hareketlilik yaşanıyor. UNESCO'nun Müşahhas Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde yer alan keşkek, 8 saatlik bir lezzet yolculuğunun ardından iftar sofralarında yerini alıyor.

İskilip Belediye Başkanı Ali Sülük'ün önderliğinde marka tescili alan ve ilçenin özgün yemeklerinden biri haline gelen keşkek, İskilip dolmasıyla birlikte kentin en uzun pişen ikinci yöresel yemeği olma unvanını taşıyor. Bu ilgi gören lezzetin yoğun talebi, keşkek fırınları sahiplerini memnun ediyor. Yılda bir ay boyunca faaliyet gösteren keşkek fırınları, bu dönemi en verimli şekilde geçirmek için müşterilerine en iyi hizmeti sunmaya çalışıyor.

Sabah erken saatlerde vatandaşlar tarafından getirilen keşkek çömlekleri, fırınlara teslim ediliyor. Her bir çömleğin üzerinde karışmaması için işaretler bulunuyor. Keşkekler hazır olduğunda ise İskilip Kalesi'nde davul-zurna çalınarak duyuruluyor. Davul-zurna sesini duyan vatandaşlar, keşkeklerini almak üzere fırınlara akın ediyor.

Keşkeğin İskilip için büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Recep Bodur, bu geleneğin önemli bir parçası olduğunu ve umut ediyor ki bu geleneğin gelecek nesillere aktarılacağını ifade ediyor. Keşkek, bayanların uğraşmadan hazır bir yemek olarak iftar sofralarının olmazsa olmazı haline gelmiş durumda.

Fırıncı esnaflarından Ahmet Kula ise, keşkeğin iftar sofralarının vazgeçilmez lezzeti olduğunu vurgulayarak, Ramazan boyunca bütün mahallelerde keşkek yapıldığını ve akşam saatlerinde fırınların açılarak insanların keşkeklerini alıp evlerine gittiklerini belirtiyor. Bu geleneğin yaşatılması ve devam ettirilmesi için ellerinden geleni yapacaklarını sözlerine ekliyor.