Model Simge Ünal, günümüz ilişkilerinin samimiyetten uzak olduğunu ve aşkın Türkiye'de artık kalmadığını söyledi. Ünal, ilişkilerin yalan üzerine kurulu olduğunu belirterek, "Eskiden çok güzel aşklar yaşanıyordu.
Şimdiki flörtler yalan dolu" dedi. Romantizmin artık geçmişte kaldığını ifade eden Ünal, ilk buluşmada olmayan servetlerinden bahsedip kandırmaya çalışan insanlardan şikayetçi olduğunu belirtti.
Ünal, "Tabii ki para önemli ama ilk buluşmada olmayan servetinden bahsedip kandırmaya çalışıyorlar. O yüzden Türkiye’de kimseyle sevgili olmuyorum.
Yurt dışında yabancı biriyle belki" diyerek, Türkiye'deki romantizm eksikliğinden duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi. Bu açıklamasıyla Ünal, modern ilişkilerde yaşanan güven ve samimiyet sorunlarına dikkat çekti.
Ünal'ın bu sözleri, toplumda romantizmin ve gerçek aşkın azaldığına dair yaygın bir inancı yansıtıyor. Teknolojinin ve sosyal medyanın etkisiyle ilişkilerin yüzeysel hale gelmesi, insanların birbirlerine güvenmekte zorlanması gibi faktörler,
aşkın ve romantizmin azalmasına yol açıyor. Bu durum, sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde birçok insanın ortak bir şikayeti haline gelmiş durumda.
Simge Ünal, kendi deneyimleri üzerinden bu durumu eleştirerek, sahte ve yüzeysel ilişkilerden uzak durmayı tercih ettiğini belirtiyor.
Türkiye'deki romantizm eksikliğine çözüm olarak, belki de yurt dışında daha samimi ve gerçek bir ilişki bulabileceğini düşünüyor.
Bu düşüncesi, aslında birçok kişinin hissettiği bir umutsuzluğu yansıtıyor:
Gerçek aşkın ve romantizmin bulunmasının zorlaştığı bir dünyada, belki farklı kültürlerde ve farklı ülkelerde bu eksikliği gidermenin mümkün olabileceği inancı.
Sonuç olarak, Simge Ünal'ın açıklamaları, günümüz ilişkilerinin doğasına dair önemli bir tartışmayı gündeme getiriyor. Gerçekten de, ilişkilerde samimiyet ve güvenin azalması, aşkın ve romantizmin kaybolmasına neden oluyor mu?
Bu sorunun yanıtı, kişisel deneyimlere ve bakış açılarına göre değişiklik gösterebilir. Ancak Ünal'ın ifadeleri, modern ilişkilerde yaşanan zorlukları ve romantizmin eksikliğini gözler önüne seriyor.