Modern tıbbın koruyucu hekimlik görevi varsa, hastanelerde hasta beklemeyi öncelemez, koruyucu hekimliği tam mânâsıyla yapar.

Günümüzde tıp öyle dizayn edilmiş ki, hekimler hastanede hasta bekleme konumunda. İnsanların hastalanmaması için koruyucu hekimlik çalışması neredeyse hiç yapılmıyor. Aksine, insanların hastalanması ve hastaneye gitmesi bekleniyor. Tıbba ilaç şirketleri yön veriyor.
Kapitalizmin egemen olduğu ülkelerde para kazanmayı önceleyerek yapılan tıbba "modern tıp" diyoruz. Koruyucu tıp ve hekimlikte, kapital ve para öncelenmez. Koruma vazîfesi yapılırken geçim de sağlanır. Koruyucu hekimliğin öncelenmesi lâzım. Hastalığın oluşmasını bekleme konumundan çıkılmalı. Bu da zor. Çünkü, bizim gibi kapitalist ülkelerde tıp, ticârî bir müeessese. Bu ticârî müeesseseliği arzu eden ve besleyen sentetik ilaç üreten şirketler de hastalıkları büyük kazanç kapısı olarak gördükleri için, koruyucu hekimliğin tam anlamıyla gerçekleşmesi zor görünüyor.
Hastalıklardan beslenen bir sistem, hastalıklarla ne kadar mücâdele edebilir? Sentetik ilaç tedâvisi, bir hastalığı yok ederken ya da baskılarken, başka hastalıkların peydâ olmasına yol açıyor, özellikle önemli hastalıkların tedâvi sürecinde.
Kapitalist tıp ve kapitalist ilaç şirketlerinin insanların sağlığını koruma, hastalıkların kökünü kazıma amaçları olduğuna inanılmıyor artık. Hastalıklardan beslenen bir yapı hastalıkların kökünü kazıyamaz, hattâ yeni hastalıklar oluşturur.
Modern tıbbın koruyucu hekimlik görevi varsa, hastanelerde hasta beklemeyi öncelemez, koruyucu hekimliği tam mânâsıyla yapar. Nasıl beslenilmesi gerektiği konusuna önem verilir. Hipokrat'ın dediği gibi insanların besini ilaç, ilacı besin olur. İlaç şirketlerinin bol yan etkili sentetik ilaçları ikinci plana itilir. İlaç şirketleri ilaçlarını doğal maddelerden üretmeye ağırlık verir. Evde sağlık hizmetleri yaygınlaşır. Fakat, paranın gaye olduğu kapitalist sistem içinde bunları gerçekleştirmek mümkün görünmemektedir.
Devletler koruyucu hekimliğe yatırım yapsa, 'gdo'lu ve katkı maddeli sağlıksız gıda üretimine son verse, boş yere milyonlarca lira ilaç ve tedavi parası ödemekten de kurtulurlar. Ama yapamazlar. Kapitalizm buna engeldir; yaptırmaz.