1919'da Emirdağ'da Yunan işgali endişesiyle tüm erkekler silah altına alınırken, geride yalnızca yaşlılar, engelliler ve Deli Battal kaldı. Renkli ve özgün kişiliğiyle tanınan Deli Battal, Kuvva-i Milliye'ye yardım etmek için temizlediği çorap ve çarığını teslim eder. Yunanlıların Emirdağ’ı işgali sırasında gizlice istihbarat sağlayarak büyük katkıda bulunur. Şehit düştüğünde, Emirdağ'da bir heykelinin dikilmesiyle, fedakarlığı ve vatan sevgisi her zaman hatırlanır.

Deli Battal: Emirdağ'ın Kahramanı ve Kuvva-i Milliye'nin Gizli Kahramanı

1919 yılı Haziran ayında, Emirdağ’da halk arasında yayılan “Yunan gavuru Emirdağ’a geliyor” söylentisi, bölgedeki tüm erkekleri silah altına almak için harekete geçirdi. Yerel halkın bu haber karşısındaki tepkisi, Kuvva-i Milliye Harekatı’nı başlattı ve genç yaşlı, tüm erkekler Askerlik Şubesi’ne giderek gönüllü olarak silah altına alındı. Ancak geride kalanlar sadece yaşlılar, bedensel engelliler ve Deli Battal isimli meczup oldu.

Deli Battal'ın Karakteri ve Günlük Yaşamı

Deli Battal, Emirdağ’ın renkli karakterlerinden biri olarak tanınır. Herkes tarafından kızdırılan, öfkelenince kişileri havaya kaldırarak yere çarpan ve ardından kahkahalarla güldüren Deli Battal, toplumda kendine özgü bir yer edinmiştir. Acıktığında, bir eve gidip yağlı katmer ve üzüm hoşafı isteyerek karnını doyurur. Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı sonrası ülke büyük bir yoksulluk içindedir ve Deli Battal da bu yoksulluktan nasibini almış bir karakterdir.

Emirdağlı kadınlar, yün eğirir ve çorap yaparak Kuvva-i Milliye’ye destek verirler. Ancak Deli Battal’ın katkısı diğerlerinden farklıdır. Bir gün, İncili Mahallesi'nde bir eve giderek bir kalıp sabun ister. Aldığı sabunla çorabını ve çarığını yıkayıp temizler ve yalın ayak Askerlik Şubesi’ne doğru yola çıkar.

Kuvva-i Milliye Karargahına Ziyaret

Yolda, bir Balkan Savaşı gazisi Deli Battal’a yalın ayakla gezmesinin şereflerine dokunduğunu söyleyerek ona bir çift çarık vermek ister. Ancak Deli Battal, cevapsız bir şekilde yoluna devam eder. Askerlik Şubesi’ne vardığında kapalı bir kapıyı çalarak içeri girer. Şube Reisi, Kaymakam, Jandarma Komutanı ve Kuvva-i Milliye Reisi gizli bir toplantı yapmaktadır. Deli Battal, esas duruşa geçerek tekmil verir:

“Kuvva-i Milliye Karargahına Deli Battal’dan selam olsun, Kuvva’cılar var olsun, Deli Battal hepinize kurban olsun... Duydum ki Mustafa Kemal’in askeri yalın ayakmış, çarığı da delikmiş. Kuvva’cılara yardım için herkes bir şeyler yapıyor. Allah şahidimdir ki benim malım mülküm yok... Size çoraplarımı getirdim, şimdi yıkadım, vallahi temizdir, çorabımın topuğu azıcık deliktir ama çarığım sapa sağlamdır.”

Deli Battal, çorap ve çarığını teslim ederken gözyaşlarına hakim olamaz ve konuşmasına devam eder:

“Eskere alın desem, beni yazmayacağınızı biliyorum, Deli Battal’dan Mustafa Kemal Paşa’ya selam olsun, gazanız mübarek olsun... Haydi bana eyvallah.”

Deli Battal, odadan asker selamı vererek çıkar ve yalın ayak sokaklarda dolaşmaya başlar.

Deli Battal'ın Kahramanlığı ve Şehitliği

Yunan Ordusu Emirdağ’ı işgal ettiğinde, Deli Battal, öğrendiği ve gözlemlediği bilgileri Milli Kuvvetlere gizlice bildirir ve istihbarat elemanı olarak görev yapar. Türk Ordusu, 1922 yılı Eylül ayının ilk günlerinde Emirdağ’a girdiğinde, Deli Battal, Yunanlıların gizli silah depolarını komutanlara bildirir. Ancak, Yunanlılar kaçarken Deli Battal’ı yakalar ve kurşuna dizerek şehit ederler.

Bugün Emirdağ’da Deli Battal’ın heykeli, bir elinde çorabı diğer elinde ise çarığıyla dikilmektedir. Bu heykel, onun Kuvva-i Milliye ve Türk Kurtuluş Savaşı'ndaki önemini ve özverisini simgeler.

Deli Battal, Emirdağ’ın kahramanlarından biri olarak anılır. Yalın ayak dolaşan, basit ama güçlü bir karakter olan Deli Battal, Kuvva-i Milliye’ye olan katkılarıyla ve sonrasındaki fedakarlığıyla halkın hafızasında özel bir yer edinmiştir. Onun hikayesi, vatan sevgisinin ve fedakarlığın simgesidir.

Emirdağ’daki heykeli, bu özverili ve kahraman karakteri her zaman yaşatacak bir anı olarak kalacaktır.