Çağdaş üniversitenin çözülüşüne ilişkin haberler devam ediyor. Aşağıdaki haber bugün Türkiye gazetesinde yayınlandı. Endüstri, nitelikli eleman bulamamaktan yakınırken üniversitelerde 8 milyon gencin ezici çoğunluğu uzatmaları oynuyor. Dün de yazmıştım. Bu konuda Umberto Eco'nun ilginç görüşleri var. Fizyolojik gelişim insanda çok yavaş. İnsan yavrusu uzun süre ebeveyn yardımına ihtiyaç duyuyor. Ancak bu periyot ilkel bir kabile toplumunda 16 yaşı geçmiyor. Günümüzde ise bu süreç çağdaş üniversitelerin sayesinde 35-40 yaşına kadar uzadı. Bu durumun sürdürülebilirliği yok.

Üniversiteler artık toplumsal hayata ve üretim sürecine katılmaya hazır nitelikli bireyler değil mesleksiz, işsiz ve yeteneksiz kalabalıklar "yetiştiriyor." Mevcut ekonomik sosyal sistem, bir zamanların yüksek itibara sahip mesleklerini (söz gelimi hekimliği, hukukçuluğu, üniversite hocalığını) dahi ele ayağa düşürmüşken hala gençler arasında yüksek öğrenim talebinin bu kadar yüksek olmasını neye bağlamak gerekir acaba?