Kayseri Ticaret Odası (KTO) tarafından Avrupa Birliği Komisyonuna tescil başvurusu yapılan Kayseri Pastırması, ülkemizde olduğu gibi Avrupa Birliği ülkelerinde de koruma altına alınacak. Kararın Resmi Gazete’de yayımlanarak ilan süreci için askıya çıkartıldığını belirten Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, “Kayseri denince ilk akla gelen yöresel ürünlerimizden olan Pastırmamız, Avrupa Birliği Coğrafi İşaret Tescilini alarak koruma altına alınacak. Şehrimize ve ülkemize hayırlı olsun. Coğrafi işaretler, ürünlerin ait olduğu bölge ve yörenin tanıtımı için güçlü bir reklam kaynağıdır. Coğrafi işaretli ürün algısının toplumda ve tüketiciler nazarında bu denli önem kazandığı günümüzde, Kayseri Pastırması’nın Avrupa Birliği tarafından da tescillenmiş olması, ulusal da ve uluslararası mecralarda da bilinirliğini ve tercih edilirliğini artıracaktır. Bu nedenle prestij ve ekonomik anlamda da üreticiye büyük bir fayda sağlayacaktır. Zira, coğrafi işaret tescili tüketicinin satın alma kararında oldukça etkilidir. Alınan bu tescil ile Kayseri Pastırması’nın Avrupa Birliği ülkelerinde haksız kullanımının önüne geçilecek olup, bu ülkelerde herhangi biri tarafından üretilen pastırma, ‘’Kayseri Pastırması’’ adı altında satışa çıkartılamayacaktır. Kayseri Pastırması’nın Avrupa Birliği tescil etiketi, işlenmiş et ürünlerinin mevzuatsal anlamda ihracına müsaade edilen ülkeler tarafından da yine bir güven potansiyeli olarak algılanacaktır. “ ifadelerini kullandı.
Kadim şehrimizin yöresel ürünlerini korumak ve kayıt altına almak için Kayseri Ticaret Odası olarak başarılı çalışmalar yapmaya devam ettiklerini ifade eden Başkan Gülsoy, sözlerine şöyle sürdürdü:
“Coğrafi işaret tescili Türk Patent Enstitüsü tarafından yapılıyor. 2024 yılı itibariyle ülkemizde coğrafi tescil sayısı 1525’e ulaştı, 661 üründe başvuru aşamasında bulunuyor. TOBB’un desteğiyle AB’de tescilli ürün sayısı 21’e çıktı. Kayseri Pastırması’nın da Avrupa Birliği tescili almasıyla birlikte bu sayı 22’ye yükselecek. Bu şehrimiz açısından da çok büyük prestij olacak. Bizler, şehrimizin kadim geçmişini ve medeniyetler harmanını en iyi anlatan ve yaşatan yöresel ürünlerini bir araya getirmeye gayret ediyoruz. Bu ürünlerin tescille hakkının ve hukukunun korunmasını, ticarileşmesini, üretiminin artırılarak yayılmasını, meslek gerektirenlerin yeni nesiller için cazibe alanı oluşturmasını ve nihayet kültürel değerler olarak tanınmasını sağlayacak sürekli etkinlikler bütünü olarak görmekteyiz. Yerel değerlerimizi ulusal bazda korumaya ve kayıt altına almaya devam ederken AB nezdinde yapılan coğrafi işaret tescil başvuruları ile Türkiye’nin zengin kültürel mirasını ve lezzetlerini uluslararası arenada tanıtmaya devam edeceğiz.”