Bu hikaye, hepimize iyiliğin ne kadar değerli olduğunu ve doğru şekilde yapılması gerektiğini hatırlatır. İyiliği yaymak, insanları mutlu etmek ve topluma katkı sağlamak için bu beş şartı unutmamak gerekir. Sonuç olarak, iyilik yaparken bu beş şartı akılda tutarak hareket etmek, yardımlarımızın gerçek anlamda değerli ve etkili olmasını sağlar. Gizli yapılan iyilikler, gösterişten uzak ve samimi olduğu için kalıcı izler bırakır.

Köyde yaşayan yaşlı bir ressam vardı. Olağanüstü güzel resimler yapar ve bu resimleri iyi fiyata satardı. Bir gün köyden bir fakir gelip dedi ki: "Yahu senin durumun iyi. Neden kimseye yardım yapmıyorsun? Bak fırıncı fakirlere ara ara bedava ekmek veriyor. Kasap bazen bedava et veriyor. Sen neden hiç yardım etmiyorsun?" Ressam tebessüm etti ama bir şey demedi.

Bu fakir, bütün köyde sabah akşam ressamın aleyhinde konuşuyor ve ressamı kötülüyordu. Herkes ressamın cimri olduğunu düşünmeye başlamıştı. Ancak, kimsenin bilmediği bir gerçek vardı. Ressamın yardımseverliği, gizliydi.

Bir Ressamın Sessiz Vedası

Bir gün ressam hasta oldu. Kimse de onun yanına gelmedi ve sonunda ressam öldü. Aradan birkaç gün geçti. Artık ne fırıncı fakirlere ekmek verdi, ne de kasap et verdi. Köylüler bu durumu fark edince sordular: "Neden fakirlerin hakkını kestiniz?"

Fırıncı ve kasap üzgün bir şekilde açıkladılar: "Her ay başı o merhum ressam bize para verip fakirlere ekmek ve et vermemizi söylerdi. O ölünce para veren kalmadı. İşte o yüzden."

Bu olay, köy halkını derinden etkiledi. Anladılar ki, iyilik sadece görünen bir şey değildir. Görünmeyen yardımlar, çoğu zaman en değerli olanlardır. Ressam, yardımseverliğini gizli tutarak gerçek bir iyiliğin nasıl olması gerektiğini göstermişti.

İyiliğin Beş Şartı

İyiliğin değerini anlamak ve doğru bir şekilde yapmak için beş önemli şartı vardır. Bu şartlar, iyiliğin gerçek anlamda fayda sağlaması ve değerli olabilmesi için gereklidir:

  1. Tez Olmalı: İyilik hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Yardım ihtiyacı olan birine zamanında ulaşmak, yardımın etkisini artırır.

  2. Gizli Olmalı: İyilik, mümkün olduğunca gizli yapılmalıdır. Gösteriş için yapılan iyilik, amacından sapar ve değerini yitirir.

  3. Gözde Büyütülmemeli: Yapılan iyilik, gözde büyütülmemeli ve abartılmamalıdır. İyilik, alçakgönüllülükle yapılmalı ve abartıdan uzak durulmalıdır.

  4. Sürekli Olmalı: İyilik sürekli olmalıdır. Tek seferlik yardımlar yerine, düzenli ve sürdürülebilir yardımlar yapmak daha etkili ve faydalıdır.

  5. Yerini Bulmalı: İyilik doğru kişilere ve doğru yerlere yapılmalıdır. İhtiyacı olan kişilere ulaşmak ve onlara gerçekten yardımcı olmak önemlidir.

Gizli İyiliğin Etkisi

Ressamın hikayesi, gizli iyiliğin gücünü ve etkisini açıkça gösterir. Kimsenin bilmediği yardımlar, aslında toplumun temel taşlarını oluşturur. Yardımseverlik, sadece görünen bir şey değildir. Bazen en değerli yardımlar, gizli ve sessiz bir şekilde yapılır.