Bu yazı, "İlah" kelimesinin anlamını detaylı bir şekilde ele alıyor. Müslümanlar için, "La İlahe İllallah" ifadesi sadece Allah'ın tek ilah olduğunu ifade etmekle kalmaz, aynı zamanda "ilah" kelimesinin derin anlamını da yansıtır. İlah, sığınılan, güvenilen, yardım istenen, itaat edilmeye layık olan, en çok sevilen ve korkulan, tek kurtarıcı olarak görülen varlık anlamına gelir. Bu nedenle, bu kelime sadece Allah'a yöneltilmelidir, aksi halde başka bir şeyi ilahlaştırmak anlamına gelir.
İlah
(اللهْ اِلَّا اِلَهَ لَا La İlahe İllallah) kelime-i tevhitteki İlâh kelimesinin anlamı sözlükte “tapınmak, kulluk etmek” anlamına gelen ulûhet (ilâhet, ulûhiyyet), “hayret etmek, gönülden bağlanıp sığınmak” manalarındaki veleh (eleh) veya “gizli olup duyu idrakinin üstünde bulunmak” anlamındaki leyh kökünden türemiş olabileceği kabul edilir. Buna göre ilâh “tapınılan, yüceliği karşısında hayrete düşülen, gönülden bağlanılıp sığınılan, duyularla idrak edilemeyen varlık” demektir. (Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2000 yılında İstanbul’da basılan 22. cildinde, 64 numaralı sayfada yer almıştır.)
Müslümanlar, La İlahe İllallah Allah'tan başka İlah yoktur Ya da “Tek İlah ancak Allah’tır!” Demekle ne demek isterler? “İlah” kelimesinin öyle bir anlamı ya da anlamları olmalı ki, bu sadece “tek olan bir ilah” için geçerli olsun. Çünkü, “ilah” tek ise, ilahın anlamları da sadece “o İlah”a ait olacak demektir.Bu sebeple inanan bir kişinin öncelikle ilahın anlamını bilmek mecburiyeti vardır.Aksi halde, sözle ilahı birlemek yani “la ilahe illallah” demek kişi için yeterli bir anlam ifade etmez.Bir kimse, bir yandan “başka ilah yoktur” der, ama kafasında gönlünde ve davranışlarına ilaha has olması gereken düşünce duygu ve davranışlarla başkasına yönelirse çelişkiye düşer. Ve bunun karşılığı da iman değil “şirk” yani “ilaha ortak koşmak” olur. Öyleyse ilah kelimesinin karşılığı olan manalar başka hiçbir şeye, hiçbir kimseye hiç bir nesneye, hatta Allah’a en yakın kullar olan Peygamberler bile verilmez.
“İlah”ın anlamları, gerçek bir ilahtan başkası için düşünülürse, işte o zaman o şey ilahlaştırılmış olur. İşte bu sebeple “ilah” kelimesinin son derece hassas olan anlamları bilinmeli,,, İyice bilinmeli ki, duygular, düşünceler ve davranışlarımız bu anlamlara göre şekillenebilsin. Gerekli hassasiyeti gösterebilelim. Bize hayatı verenin muradı doğrultusunda şaşmaz bir Kılavuz olacaktır doğru bir “ilah” inancına erişmek! Aksi halde hayatı heba etmek, son derece masum gibi görünen sapmalara düşmek söz konusu olur ki, yapılan tüm iyilik ve ibadetler boşa gider.Bu kadar önemli olan “ilah” kelimesinin sadece Rabbimize yöneltilmesi gereken anlamlarını şöylece sıralayabiliriz;
“İlah” demek;
Sığınılan,
Güvenilen,
Yardım istenen.
Her söylediği mutlak hakikat olan,
Mutlak itaat edilmeye layık olan,
En çok sevilen,
En çok korkulan,
Tek kurtarıcı.
Bu manalara göre “ilahı birlemek” yani “ilah ancak Allah’tır” demek şu demektir:
“Yalnızca ona sığınır,
Sadece ondan yardım isterim.
Mutlak güven kaynağım O’dur.
Sadece onun sözü mutlak doğrudur.
Kayıtsız şartsız mutlak itaate layık olan tek odur.
Onun korkusu önüne hiçbir şeyin korkusunu geçirmem.
En çok onu severim,
Ve tek kurtarıcının o olduğuna inanırım.”
Yani; O’dan başkasını; dua edilecek, yardım istenecek, sığınılacak, mutlak güven kaynağı, mutlak doğruyu bilen, sorgulamadan itaate layık, en çok sevilen, en çok korkulan ve kurtarıcı olarak görmeyeceğim.” Durum böyle olunca, her hangi bir şeye karşı yukarıdaki manalara atfetmek onu ilahlaştırmak olur.Bu kim ya da ne olursa olsun..! İster nefsi, ister eşi, ister lideri, isterse de Peygamber.!
(Bu bilgileri Dr. Hamdi Kalyoncu’ ya borçluyuz. (Allah Rahmet Eylesin.)