FETÖ’nün elebaşı Fetullah Gülen, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitirdi ve yıllardır ikamet ettiği ABD’de toprağa verildi. Gülen'in ölümü, hem örgüt içindeki güç mücadeleleri hem de medyada yer alan tartışmalarla gündeme geldi. Cenaze töreni, katılımcıların yüzlerini gizlemeleriyle dikkat çekti.
Mezara Yazılan Tarihteki İhtilaf Nedir?
Gülen’in mezar taşında yer alan doğum tarihi, 1941 olmasına rağmen 11 Kasım 1938 olarak kaydedildi. Bu durum, birçok gözlemci tarafından bir manipülasyon olarak yorumlandı. Özellikle Gülen’in kendisini, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatından sonra "mehdi" olarak tanıtması, bu tarih değişikliğinin ardındaki sebeplerden biri olarak gösteriliyor.
Sosyal Medyada Ne Tepkiler Gösterildi?
Gazeteci Nedim Şener, sosyal medya hesabında bu konuya dair sert bir eleştiride bulundu. Şener, Gülen’in mezar taşındaki tarih değişikliğinin, onun yıllarca sürdürdüğü yalanların bir parçası olduğunu vurguladı. 1941 doğumlu olan Gülen’in, örgüt içinde 11 Kasım 1938 tarihini kullanarak, Atatürk'ün ölümünün ardından kendisini "mehdi" olarak lanse ettiğini belirtti.
Bu Olayın Anlamı Nedir?
Gülen'in ölümündeki bu detaylar, onun ardında bıraktığı yalanlar silsilesinin bir örneği olarak değerlendiriliyor. Örgüt üyelerinin yıllarca bu tür manipülasyonlara inandığı iddia ediliyor. Bu durum, hem Gülen’in kişisel tarihine dair soru işaretleri oluşturmakta hem de FETÖ’nün ideolojik yapısına dair tartışmaları derinleştirmekte.