“Kurtlar Vadisi değil, gerçek!”

Abone Ol

Bu başlık, Tokat’taki silahlı çatışma haberine atılmış..

Gazetelerde ve haber portallarında haberin başlığını görünce “Olacağı buydu işte!” diye mırıldandım… Ve aldım kalemi elime! (Klavye arızalandı)

Demek ki; diziler bitse de etkileri devam ediyormuş. Kurtlar Vadisi bir somboldür; benzerleri tüm diziler aynı toplumsal tahribatlara neden oluyor, olmayı sürdürüyor.

“Buradan yetkililere sesleniyorum” bayatlığında seslenmeyeceğim, anladık ki artık “Buradan seslenmek” işe yaramıyor. Bundan böyle kimseye seslenmeyeceğim. Ne yetkiliye, ne etkiliye, ne de okuyucuya..!! Kimseye, kimseye seslenmiyorum. Sadece kendi vicdanıma!

Ve, bundan böyle yazdıklarımı da üstüne alınan olmasın. Ben de herkes gibi “Kendim çalıp kendim oynayacağım.”

Diyeceklerim bundan ibarettir, başka da bir sözüm yoktur. Verilecek cezaya razıyım sayın jüri… Toplumun geldiği bu durumda benim de suçum var. Bunu kabul ediyorum!

Sokakta, çarşıda-pazarda, okul önlerinde, her yerde şiddet var, soytarılık var. Her yer Kurtlar Vadisi!! Bu tehlikeyi görmüyor musunuz? (Yani, görmüyor muyum demek istedim)

Kendi adıma, bu ‘embesil’ gidişe dur diyebilmek için, mücadele veriyorum. Örneğin; TV’yi sevmem. TV dizilerinden nefret ederim. Kurtlar Vadisi türü dizileri, kötü örnek oldukları için hep eleştiririm. “Yok canım abartıyorsun” diyen varsa, bir adım öne çıksın da boyunu görelim! (Kurtlar Vadisi Irak sinema filmine diyeceğim yok.. O, bizim Rambo’muz!)

Özcan Köknel’in “İçimizdeki Çocuğu Yaşatalım” tavsiyesini biz “İçimizdeki mafyayı yaşatalım” olarak algıladık galiba..

Polisin yetkilerini kısıtlarsanız, polisi küstürürseniz olayların, kargaşanın içinden çıkamazsınız. Bakın işte, sokaklar serseri dolu, çete-mafya dolu… Daha da fenası telefonlarımız dolandırıcılarla dolu! Nasıl dolu olmasın ki! Polis yakalıyor, mahkeme bırakıyor! Ülke, mafya ve dolandırıcı cennetine dönüşmüş hâliyle…

Benden habersiz değiştiren olmadıysa (Vatandaş olarak hakkım var galiba) Anayasamızın “Sosyal Devlet” ilkesinde eğitim-öğretim bedava… Siz, eğitim ve öğretimi ateş pahası yaparsanız, sokaklardaki cahil serseri sayısını daha çok kareköküyle çarpar durursunuz…

Ülke genelindeki olayların azalması için yüz yıl lazım. Bunun için; eğitimli, bilinçli insanlar yetiştireceksiniz şimdiden… Bunu beceremiyorsanız güvenlik güçlerinize tam yetki vereceksiniz. Tıpkı Amerikan asker ve polisi gibi, çakı bıçağı ile dahi serserilik yapanlara halkın gözü önünde mermiyi basacaksınız..!  

Yazı burada biter, zaten bana ayrılan yer de bitmiş.

Umarım ki bu yazıyı kimse okumamıştır..!!